Home » Eğitim » Öğrencilerin Öğretmenleri Sevmemeleri İçin 13 Neden

Öğrencilerin Öğretmenleri Sevmemeleri İçin 13 Neden

“Bir saniye” diyorsunuz muhtemelen bu başlığı okurken, “Benim öğrencilerim benden nefret etmez ki.”

Çok şükür ki bütün öğrenciler öğretmenlerinden nefret etmez ve siz de bütün öğrencilerin sevdiği milyonda bir bulunan öğretmenlerden biri olabilirsiniz. Ama yine de böyle olmama ve en azından bazı öğrencilerinizin sizden nefret etme ihtimali biraz daha fazladır.

1133437_620x410

Bunu biliyorum çünkü bazı öğrencilerim benden yıllar boyunca nefret etti. Hatta bazıları beni o kadar sevmezdi ki benim sınıfımdan alınmak için rehber öğretmenlerine yalvarırlardı.

Neden mi? Başlıca sebebi benim kötü bir öğretmen olmamdı. Ama bu yeterince açıklayıcı bir sebep değil. Biraz daha netleştirmek gerekirse ben de, sınıfım da pek eğlenceli değildi. Tabii bunun sebepleri vardı. Siz de bu sebepler üzerine düşünseniz iyi olur. Çünkü siz farkında bile olmasanız da bazı öğrencilerinizin sizi sevmeme ihtimali oldukça yüksek. İşte öğrencilerin öğretmenleri sevmemesi için 13 neden:

1 — Öğretmenler sıkıcıdır. Standartları, testleri ve beklentileri vardır. Oysa öğrenciler bunlara hiç değer vermez.

2 — Öğretmenler sıkıdır. Eskiden sıkı olmanın, bir yeri düzgün bir şekilde yönetmek ve çocuklara gerekli olan “yapıyı” sunmak olduğunu düşünürdüm. Yanılmışım. Eğer şüpheniz varsa biraz Alfie Kohn, Jessica Lahey, Stephen Krashen ve nicelerini okuyun. Tüm bu isimler yıllar boyunca en iyi eğitim uygulamaları üzerine çalıştı ve sıkı disiplinin başarılı öğretme ve öğrenmeye sebep olmadığını ortaya koydu.

3 — Öğretmenler bağırır. Tanıdığım harika bir okul müdürü bir keresinde, hem kendisi hem de okulun tüm çalışanları çocuklara bağırmayı bıraktığında okul kültürünün değişmeye başladığını söylemişti.

4 — Öğretmenler ketumdur. Çocuklar bana hayatımla ilgili bir şeyler sorduklarında “Bu özel bir şey ama” diye cevap verirdim. Eğer konu kendiniz olduğunda fazla ketumsanız, sanki bir şeyler saklıyor gibi görünürsünüz ve öğrenciler bundan nefret eder.

5 — Öğretmenlerin çok fazla kuralları vardır. Çocukların hayatları kurallarla doludur. Biraz özgürlüğe ihtiyaç duyarlar. Bırakın da arada sakız çiğnesinler ya da şapkalarını taksınlar. Kime ne zararları olur ki?

6 — Öğretmenler çok fazla ödev verirler.Eğer öğrencilerin ev ödevleri konusunda hiç söz hakları yoksa ve ödevlerini yapamadıklarında ya da yetiştiremediklerinde sıfırlara boğuluyorlarsa, o zaman bu aktivitelerin hiçbir yararı olmaz. Geleneksel ödev öğrenmeyi geliştirmez. Ve bu ödevleri yapmamanın ağır sonuçları öğrencilerin öğretmenlerden nefret etmesine sebep olur.

7 — Öğretmenler “sürpriz” sınavlar yapar. Genel olarak bütün testler öğrencilerin öğrendikleriyle ilgili çok az şey söyler. Ani ve sürpriz bir sınav ise öğretmenler için cezanın ve kontrolü elinde tuttuğunu göstermenin bir yolundan başka bir şey değildir. Bunu gayet iyi biliyorum çünkü ben de bu sürpriz sınavlardan yapardım ve öğrencilerin ödev yapmalarını sağlamak için öğrencilere ve ebeveynlere bunlardan bolca yapacağımı söylerdim. Peki bu nasıl karşılandı? Tahmin edeceğiniz üzere çocuklar benden nefret etti. Aynı şekilde pek çok ebeveyn de.

8 — Öğretmenler mobil cihazları öğrencilerin ellerinden alır. Öğrenci el kitabının “dijital cihazlar yasaktır” demesini umursamıyorum. Yöneticilerinizin kör olması, sizin de yanlış yolu seçmeniz anlamına gelmiyor. Mobil öğrenme çağında yaşıyoruz. Buna kabullenip benimserseniz iyi olur.

9 — Öğretmenler iğneleyici şeyler söyler. Elbette ben de iğneleyici sözler kullandım. Hatta bu, çok uzun bir süre başvurduğum bir yöntemdi. Hiç de “havalı” bir şey değildi. Hiç de komik değildi. Çocuklar bundan nefret etti. Ve bunu kullandığım için benden de nefret ettiler. İğnelemek düşüncesiz bir şeydir ve çocukçadır. Kesinlikle iyi öğretmenlerin özelliklerinden biri değildir.

10 — Öğretmenler notları silah olarak kullanırlar. Hiç sadece katılım için not verdiniz mi? Peki, hiç kötü davranış için not kırdınız mı? Ya da ödevini teslim etmediği için bir öğrenciye sıfır verdiniz mi? Ben her üçünden de suçluyum. Aslında yaptığım şey gerçekte öğrencilerime öğretmenlik yapmamaktı. Ve benden nefret etmeleri için onlara bir sebep daha vermiştim.

11 — Öğretmenler tehdit eder. “Eğer durmazsan annene telefon açacağım”, yaramaz öğrenciler için kullandığım “joker” tehditlerimden biriydi. Annelerini çok nadir aradım (aslında hiç aramak istemedim) ama sonuçta hiçbir şey başarmamı sağlamadı. Çocuklar benden nefret etti ve davranışları değişmedi.

12 — Öğretmenler alıştırma kitapları ve çalışma kağıtları kullanır. Kötü uygulamalar, sizden ve sınıfınızdan nefret eden ilgisiz öğrencilerle sonuçlanır.

13 — Öğretmenler çocukları sevmiyor gibi görünür. Tabii ki bu neredeyse asla doğru değildir. Ama çocuklarla birlikte olmaktan çok nadir zevk alıyor gibi görünürseniz, onları sevmediğiniz sonucuna ulaşırlar.

Çocuklar için en iyisini isteyen dürüst öğretmenler, eminim bu listeyi kontrol etmek isteyecek ve hangi sebeplerin kendileri için de geçerli olabileceğini merak edeceklerdir. Bu tarz öz-değerlendirmeler çok iyidir.

Daha öncede söylediğim gibi öğrenciler benden yıllarca nefret etti. Öğrencilerin, öğretmenlerin bilgiyle doldurması gereken boş zihinlerden çok daha fazlası olduğunu anlamam çok uzun yıllarımı aldı.

Öğrencilerimiz insandır. Duyguları vardır. İhtiyaçları vardır. Çoğu ileriyi göremez ve olgunlaşmamıştır. Ve bu çocuk olmanın doğal bir parçasıdır. Öğretmenlerin en kötü yönlerini görmeye meyillidirler.

İlgi görmek isterler, sevilmek isterler, sınıfta iyi karşılandıklarını hissetmek isterler ve güvenebilecekleri birine ihtiyaç duyarlar.

Beyinlerini matematik, fen, okuma ve yazma ile doldurmadan önce onlara değer verdiğinizi gösterin. Aslında çocukları ne çok sevdiğinizi anlamalarını sağlayın. Onlarla yumuşak konuşun. Gözlerinin içine bakın. Sorular sorun. Onların öğretmenleri olmanın ötesinde arkadaşları da olun.

Bu son derece basit şeyleri yapın. Böylece öğrenciler sizden nefret etmezler.

Belki sizi asla sevmeyecekler ama size saygı duyacaklardır. Size değer verecek ve çoğu öğrenci sizin için dağları bile delecektir. Eğer bunu yapmaya istekli olurlarsa, sizden ne çok şey öğrenmek isteyeceklerini bir hayal edin.

Artık onlara öğretebilirsiniz.