Home » Mühendislik Harikaları » Mühendislik Harikaları : Panama Kanalı

Mühendislik Harikaları : Panama Kanalı

Panama Kanalı, Orta Amerika’nın en güney ülkesi Panama topraklarında yer alır ve Atlas Okyanusu ile Büyük Okyanus’u birbirine bağlayan su yoludur.

77 kilometre uzunluğundaki kanalın yapımı sırasında, sıtma ve sarı humma gibi hastalıklardan büyük toprak kaymalarına kadar her türlü güçlükle karşılaşılmış ve binlerce çalışan bu süreçte can vermiştir. Bu kanal Güney Amerika ve Kuzey Amerika’yı birbirinden ayırır. Bugün New York’tan San Francisco’ya giden bir geminin Panama Kanalını kullanarak 9.500 km. yol yapması, Horn Burnu’nun dolaşılmasını zorunlu kılan eski günlerdeki 22.500 km. yola oranla büyük bir kolaylıktır.

On Dokuzuncu asırda sömürgelerini artırmak, yeni menfaat bölgeleri elde etmek düşüncesinde olan Fransa, Orta Amerika’da Büyük Okyanus ile Atlas Okyanusunu birleştiren bu kanalı inşa etmeyi düşündü. Süveyş Kanalını açan Ferdinand de Lesseps bu işi bir şirket halinde yürütmek için teşebbüse geçti. Fakat bu işi başaramamaları sonucu kurulan ortaklık iflas etti. 1894’te ortaklık Amerika Birleşik Devletleri ile işbirliği yaparak tekrar faaliyete geçti. Fransa, karşılaşılan siyasi ve mali güçlükler sebebiyle Panama demiryolu ile kanal çalışmalarındaki hakkını Amerika’ya satmak mecburiyetinde kaldı. ABD karşılaşılan bütün güçlüklere rağmen 1904’te başlattığı kanal çalışmalarını on yıl içinde bitirdi. Kanal, 1915 yılının Ağustos ayında işletmeye açıldı.

 

Kanalın uzunluğu 81.300 m., genişliği en dar yerinde 91 m., en geniş yerinde 300 m., derinliği ise 12,5-13,7 m. arasındadır. Panama Kanalı açılınca gemiler GüneyAmerika’nın en güneyindeki Horn Boğazını dolaşmadan, bir okyanustan diğerine geçebilme imkanına sahip olmuşlardır. Bu bakımdan çok önemli olan Panama Kanalı, Amerika’nın iki okyanus kıyıları arasındaki deniz yolunu 15.000 km. kısaltmıştır. Aynı zamanda Güney ve Kuzey Amerika’nın Büyük ve Atlas Okyanusu kenarlarındaki yolculukları da kısalmıştır.

Panama Kanalı, Süveyş Kanalı gibi olmayıp, orta kısımda deniz seviyesinden yüksek Gotun Gölü vardır. Bu göl sun’i olup, Gotun Barajı yapımında meydana gelmiştir. Bu gölün su yüzeyi iki okyanustan da yüksektir. Okyanustan gelen gemi, kademeli olarak havuzlar vasıtasıyla göl seviyesine kadar yükseltilir. Yolun büyük bir kısmı bu gölde olup, sonra tekrar havuzlar yardımıyla kademeli olarak diğer okyanusun seviyesine indirilir. Kanaldan yılda ortalama 15-20 bin civarında gemi geçmektedir. Dünyanın en büyük gemileri rahatlıkla bu kanaldan geçebilmektedir. Halbuki Süveyş Kanalından büyük gemiler geçemezler. ABD donanması, uçak gemileri dahil, Büyük Okyanusa ve Atlas Okyanusuna bu kanaldan rahatça geçebildiklerinden stratejik önemi artmaktadır.

TARİHİ

ABD ve Panama, ilk defa 1903 yılında Hay-Bunay-Varilla Antlaşmasıyla bölgenin kurulmasına karar verdiler. Bu antlaşmaya göre, ABD, Kanal Bölgesinin 8 kilometrelik bir alanını “daimi” kontrolüne alıyordu. Buna karşılık Panama’nın bağımsızlığını garanti altına alacaktı. Ayrıca Panama’ya 10 milyon dolar ödeyecek ve 250 milyonluk bir tahsisat ayıracaktı. 1936’da Hull-Alfaro ve 1955’te Chapin-Fabrega Antlaşmalarıyla bu tahsisat arttırıldı. 1962 yılında kanal üzerine Thatcher Ferry Köprüsü yapıldı. 1964 yılında bölgede ayaklanmalar başgösterdi. 1971 ve 1974 antlaşmalarıyla yeni düzenlemeler getirildi. Son olarak imzalanan 1977 tarihli antlaşmaya göre Kanal Bölgesinden, ABD tedricen çekilmeye başlamış ve 1999 yılında bölge Panama Cumhuriyetine teslim edilmiştir.

FİZİKİ YAPISI

Panama Kanalı bölgesi kanalın her iki kenarından 8 km. içeriye girmiş durumuyla, yaklaşık olarak 16 km. genişliğindedir. Kanal Bölgesinin, Panama Kanalı boyunca devam eden uzunluğu ise 64 km. civarındadır. Bölgenin yüzölçümü yaklaşık 1432 kilometrekaredir. Bölgede tropikal iklim hüküm sürer. Ocak ayından mayıs ayına kadar kurak ve mayıs ayından aralık ayına kadar yağışlı geçer. Yıllık yağış ortalaması Atlantik Kıyılarında 3308 mm ve Pasifik kıyılarında 1730 mm.’dir. Ortalama hava sıcaklığı 23 ila 32°C arasında değişir.

NÜFUS VE SOSYAL HAYAT

Yaklaşık olarak 55.000 nüfuslu bir bölgedir. Bunun üçte ikisi Amerikalıdır. Nüfusun 45.000’ine yakın bir bölümü sivil, geri kalanı ise ABD ordusunda, Kanal Bölgesi Hükümetinde veya Panama Kanal Şirketinde çalışır. Kanal Bölgesinin başlıca kasabaları Cristobal, Balboa ve Ancon’dur.

SİYASİ HAYAT

Kanal Bölgesi Hükümeti, ABD’ye ait, Panama Kanal Şirketiyle yakından alakalı olan bir idaredir. 1951’de kurulan bu şirket, Panama Kanalını ve Panama Demiryolunu işletir. Kanal Bölgesi bir vali tarafından yönetilir. Bu vali, ABD Başkanı tarafından tayin edilir. Vali, aynı zamanda Panama Kanal Şirketinin de otomatik olarak başkanı olur. Vali, bölgedeki eğitim ve öğretim, polis, itfaiye, posta hizmeti ve halk sağlığı konularında başlıca sorumludur. Bu hususlardan dolayı ABD kanunlarına tabi tutulur ve ordu sekreterliği vasıtasıyla, ABD başkanına bağlıdır.

PANAMA KANALININ ÇALIŞMA PRENSİBİ:

Okyanus ötesi sefer yapan büyük gemiler, içi su ile doldurulan üç havuzda (lok’ta) aşamalı olarak deniz seviyesinden otuz metre yükseltilerek dağların arasındaki bir göle çıkartılmaktadır. Bu küçük gölde bir müddet kendi makina güçleriyle ilerleyen gemiler, çıkışta yapılan işlemin tersi uygulanarak, su seviyesi kademeli olarak düşürülen üç ayrı havuzdan daha geçerek diğer okyanusa varabilmektedir. Herbiri diğerinden on metre daha yüksek su tutma özelliğine sahip olan bu havuzların genişlikleri 32 metre, uzunlukları ise 294 metredir.

Basit olarak izah edilmek istenirse: Geminin ilk havuza alınmasının ardından kapaklar kapatılarak, deniz seviyesinden otuz metre yukarıda bulunan Gatun gölünden buraya su basılmaktadır. Kısa bir zaman sonra suyla birlikte on metre yükselen gemi, birinci ve ikinci havuzdaki su seviyesi eşit olduğu anda, kapakların açılmasıyla çekici vasıtalar tarafından ikinci havuza çekilmektedir. Aynı su yükseltme işleminin burada da tatbik edilmesiyle üçüncü havuza geçilmekte ve sistematik olarak yapılan son operasyon sonucunda, gemi dağların üzerindeki göle çıkabilmektedir. Karşıdan gelen konvoyun geçişini müteakip gölde harekete geçen gemiler, çıkıştaki işlemin tersi bir uygulama sonucunda üç loktan daha geçerek diğer okyanusa ulaşmaktadır.

Uzunluğu yaklaşık 80 kilometre olan Panama kanalının Atlantik ayağındaki Kristobal’de altı, Pasifik ayağındaki Balboa’da da yine altı olmak üzere toplam oniki havuzu bulunmaktadır. Fakat insanoğlunun 86 yıl evvel bütün imkanlarını kullanarak yapmış olduğu bu akıl almaz projenin bir tek güvencesi vardır ki o da yağmurdur. Kılavuzluk yapan bir Amerikalı kaptanın deyimiyle “Yağmur olmazsa, Panama kanalı da olmaz.” sözü, gerçeği öylesine açık olarak izah etmektedir ki, günde onbinlerce tonluk kapasitelere sahip pekçok geminin geçtiği on iki havuza su veren küçük göle bugünkü teknolojiyle dahi denizden su yetiştirmek neredeyse imkansızdır.