Kyle Schwartz, Amerika’da bir devlet ilkokulunda üçüncü sınıf öğretmeni.
Schwartz, öğrencileriyle ilgilenmenin kendisi için büyük bir keyif olduğunu dile getirse de, sınıfındaki öğrencilerin çok büyük bir bölümünün alt gelir grubuna ait yoksul ailelerden geldiğini söylüyor.
“Öğrencilerimizin yüzde 92′si ücretsiz öğle yemeği hakkına sahip olma kriterlerine uyuyor” diyor Schwartz. “Üç senelik bir öğretmen olarak öğrencilerimin yaşadığı hayatın gerçeklerini anlamakta ve onları desteklemek için neler yapabileceğimi bulmakta çok zorlandım. Sanki öğrencilerim hakkında bilmediğim bir şeyler varmış gibi hissediyordum.”
Öğrencileriyle arasında güven oluşturma girişimi çerçevesinde Schwartz, “Keşke Öğretmenim Bilseydi” isimli bir ders tasarlıyor.
Bu dersteki bir aktivitede üçüncü sınıf öğrencileri, öğretmenleri ile ilgili bir düşüncelerini küçük bir kağıda not alıyorlar. Kendileriyle ilgili öğretmenlerinin bilmesini istediği herhangi bir şeyi paylaşıyorlar.
“Öğrencilerimin bu cevapları anonim olarak cevaplayıp cevaplamayacaklarını kendilerinin belirlemelerine izin veriyorum. Öğrencilerin çoğunun isimlerini yazmak istemediklerini, ancak notlarını sınıfla paylaşmaktan zevk aldıklarını fark ettim. Üstelik öğrencilerimin paylaştığı şey çok hassas bir konu olsa da, yine de çoğu öğrenci sınıf arkadaşlarının bilmesini istiyor” diyor Schwartz.
Schwartz ve öğrencileri kısa notlarını #iwishmyteacherknew hashtag’i altında paylaşıyor. “Bazı notlar gerçekten insanın kalbine dokunuyor. Tıpkı ilk tweet gibi: ‘Keşke öğretmenim evde ödevimi yapacak kalemim olmadığını bilseydi. ‘ Öğrencilerimin her birini gerçekten çok önemsiyorum. Hiçbirinin yoksulluk içinde yaşamalarının bir sonucu olarak acı çekmesini istemiyorum. Bu, benim öğretmenlikle ilgli en temel motivasyonum.”
Sınıfının dürüstlüğünden çok etkilenen Schwartz, bu notları Twitter’da paylaşarak öğretmen arkadaşlarının da kendi öğrencileriyle benzer bir çalışma yapmasını teşvik etmek istiyor.
Schwartz’ın açtığı hashtag Twitter’da öyle çok ilgi çekmiş ki çok kısa bir zaman sonra dünyanın pek çok yerindeki okullardan tweet’ler ve fotoğraflar yağmaya başlamış.
“Bence bu kadar hızlı yayılmasının sebebi, öğretmenlerin işbirliğine çok açık olması. Sonuçta bütün öğretmenler öğrencilerini desteklemek ister ve #iwishmyteacherknew bunu yapmanın basit ve güçlü bir yolu.”
“Bu dersin ana amacı, sınıfımda güçlü bir topluluk oluşturmak. Bir öğrenci, teneffüste oyun oynayacak kimsesi olmadığını söyledikten sonra sınıfın geri kalanı ona “Biz seninle oynarız” diye karşılık verdi. Ertesi gün teneffüs sırasında, o öğrencinin bir grup öğrenciyle oynadığını gördüm. Sadece ben öğrencilerimi değil, öğrencilerim de birbirlerini destekleyebiliyorlar.”
